6 Şubat 2018 Salı

Aldatılan Kadının Güncesi

 



Gecenin orta yerinde ansızın yüreğime saplanmış bir bıçak darbesi ile uyandım. Uyandığımı sandım..



Uyku ile uyanıklık arası, boğazımda ki, yüreğimdeki ele ben mi karşı koymaya çalışıyordum? Yoksa o mu beni yok etmeye çalışıyordu ayırt edemiyordum. Bir duygu kör, toz toprak bir yalanın değil binlerce yalanın oluştuğu dev bir fanusun içindeki labirent gibi.



Ne çıkabiliyorum ne de yolu bulabiliyorum, nede hissettiğim ışığı yakalayabiliyorum. Böyle bir yalanlarla çevrili fanusta nasıl yaşayabilir insan, gerçek ve yalanların birbirine karıştığı girdapta...



Geçenin hayli bir geç vakti bir el beni bu yalanları anlamaya itiyor, altıncı his mi? Hangi his bu kadar gerekli olup ta bu kadar belirsiz olabiliyor.



Bir başkasının vücudundan kalkıp gelip senin yüreğini sıkar. İhaneti hissetmek, ihaneti uğradığını anlama ile anlamama arasında ki o sınırdır işte. Durup dururken yüreğinizde o sıkıntı ile uyanırsanız bir gün daha fazla beklemeyin, yürek yalan söylemez.



Ya paşa paşa kabul edeceksiniz, yada alıp başınızı efeler gibi gideceksiniz.
Gitmek kolay olmuyor kalmakta bilin istiyorum...



 

Bitirmeye çalışırken, kendinizi de bitirmeyin, aman dikkat edin..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder