9 Temmuz 2016 Cumartesi

Beni Kör Kuyularda Merdivensiz Bıraktın.

İçimde ki kör kuyuda boğuldum! Nasıl demeyin bana sakın, insan nasıl olur da kör bir kör kuyuda boğulur? Boğulur hemde çırpına çırpına boğulur. her nefes alışında o nefes kendini boğar. O kör kuyu yürekteyse ise eğer öyle bir boğulursun ki imkansızlık ta çırpındıkça üzerine anılar yağar, o anılar ki saklı kalmış anlarda seni boğar.
Öyle kolay olmuyor bu kuyunun dışına çıkmak, tam tırmanırsın tamam birazdan dışarıda olacağım ve bitecek bu kabus bir anı gelir seni yine o lanet kuyunun tabanına götürür bırakır. Tırnaklarını etine batıra batıra tırmanırken yüreğinin dışına dal diye tuttuğunun ot olduğunu tekrar o kuyunun dibine düşünce anlıyorsun.
Yani demem o ki, o kuyuda başını duvarlara değilde gökyüzüne çevirmek en doğrusu her halde, emin ol güneşte orada yıldızlarda. Eğer başını sürekli o kuyunun duvar ve dibine çevirirsen uzun süre bu ruh halinden çıkamayacaksın, tecrübe ile sabittir.
Önce çırpınmayı bırakmak gerek, işte o an orada ki yalnızlığı göreceksiniz, ve tekrar tırmanmak gerek. Biliyorum elin, kolun, dizlerin yara bere içinde kalacak. Ama bilin istiyorum ki siz yıkmazsanız bir ilahi ip size uzanacak...
Bu bazen aile bazende bir dost eli ipi olacak, kimse sonsuza kadar o kuyuda kalmaz "elimi tutsana" diye bağıran bir ses duyacaksınız. O sizin kurtuluşu olacak. Kör Kuyularda Merdivensiz kalanlar tutun o eli..
beni kör kuyularda-

BENİ KÖR KUYULARDA
Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın,
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.

ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN
Kızlar hayat devam ediyor, sizi hak edeni sevin...
Yazı Dilek Türkmen'e aittir. İzinsiz kullanılamaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder